
Feline Design Manifestosu
Kediler ve kadınlar. Gizemli, bağımsız, gözlemci, meraklı, güzel ve derin. Ataerkil düzen, Ortaçağ, Kapitalizm onların var olma sınavları oldu. Kadınların gücü elinden alındı, kedilerin yaşam alanları yok edildi; tıpkı diğer türler gibi önemsenmedi, zarar gördü. 600milliondogs adlı sivil toplum kuruluşuna göre, dünyada 100 milyon sokak kedisi bulunuyor. Ve bu kediler açlıkla, hastalıkla, ölümle bir arada yaşıyor, görmezden geliniyor.
İçinde yaşadığımız düzen kadınları çeşitli rollerle eve kapattı, iş hayatındaki kadınlara ayrımcılık uyguladı. Erkeklerle aynı işleri yaptık; ama onlar kadar değer görmedik. Bunlar yetmezmiş gibi, medyada bize sunulan ideal (!) vücut ölçüleriyle belirlenen estetik algı yüzünden vücutlarımızdan utandık. Kapitalist düzenin çarkında “güzel olmak” için para harcadık, harcamaya devam ediyoruz. Güzellik dediğimiz şey bir endüstri olmuş durumda. Sadece ABD’de güzellik ve kişisel bakım pazarı 2023 yılında 571,10 milyar ABD Doları tutarında olacak. Kendimizi “güzellik üzerinden” ispatlamak için kapitalist sistemin çıkarlarına hizmet eder hale geldik. Kadınları normlara hapsettik, kedileri sokaklara ve barınaklara mahkum ettik.
Kedilerden ilham alma zamanı geldi. Onlardan öğrenecek çok şeyimiz var. Doğanın gizemli, zarif, bağımsız, sakin, meraklı ve eşsiz varlıkları kedilerden ilham alıp onlar gibi eşsiz varlıklar olmamızın, gerçeğimize dönmemizin zamanı geldi. Yaşamdan keyif almanın; yaşımız, kilomuz, ten rengimiz, sosyal statümüz ne olursa olsun, hiçbir kalıba girmeden kendi eşsiz kişiliklerimizi özgürce ortaya koymanın, bağımsızlığımıza ve cinsel kimliğimize sahip çıkmanın zamanı geldi.
Biz Feline Design olarak, bize dayatılan genç ve güzel görünme baskısına, “süper kadın”, “anne”, “sex objesi” imajlarına, “mükemmel güzellik” algısına ve bu algı üzerinden yönetilmeye karşıyız. Bize dayatılan tüm etiketleri reddediyor ve sadece olduğumuz halimizle kendimizi seviyoruz. Hiç kimsenin mükemmel olmadığını biliyoruz. Global güzellik normlarına uymak zorunda değiliz. Erkekleri memnun etmek zorunda değiliz. Doğuştan gelen özelliklerimiz bizi değerli de değersiz de yapmaz. Anne ya da eş ya da bekar olmak sadece bir tercih meselesidir. Nasıl giyineceğimize, makyajımıza, saçımıza biz karar veririz. Bedenimiz üzerinde sadece biz söz sahibiyiz.
Kediler, kadınlar ve takılar. Biz Feline Design olarak kedilerden ilham aldığımız takıları her biri eşsiz kadınlarımız için tasarlıyor ve herkesin kendine öz güzelliğine güzellik katmak hedefiyle üretiyoruz. Takılarımızın gelirinin bir kısmını sokaktaki kedilerimizin ihtiyaçlarına harcıyoruz.
Biz Feline Design kadınları, kendimizle ve kedilerimizle mutluyuz. Onların verdiği mutluluk ve yoldaşlık duygusuyla yaşamımızı güzelleştiriyoruz. Açık görüşlüyüz, duyarlıyız ve düzene boyun eğmiyoruz. Kedilerimizin ruhuyla hayattaki güzel şeylere ve kendimize değer vermeyi, bireysel kimliğimizi korumayı, birine bağımlı olmamayı hatırlıyoruz.
Siz de kedili kadınlardan biriyseniz ya da kediler kadar bağımsız, meraklı, özgür ruhlu iseniz ya da onlar gibi olmak istiyorsanız, yaptığınız harcamaların bir kısmının bu dünya güzeli canlara gitmesini istiyorsanız; gelin niyetinizi takılarımızla belirtin. Gelin birlikte dünyayı kadınlar için de kediler için de daha yaşanabilir ve güzel hale getirelim.

Hakkımızda
Benim Hikayem
Güzel Sanatlar eğitimine başlamamın sebebi aileme karşı gösterdiğim direnç ve inadım sonucunda oldu ve hayatımın en güzel eğitim yıllarını orada geçirdim. Tasarım, sanat, yaratıcılık, özgürlük ve duyarlılıkla tanışmam orada gerçekleşti. Sonra da tasarım yapmak benim için su ve hava kadar gereklilik haline geldi, ve tabii tutkum oldu aynı zamanda.
Kuyumculuk sektöründe çalıştım, ustalara saygı duydum, atölyenin tozunu yuttum, lüks bir ofiste oturmayı değil, atölyenin tozunda olmayı sevdim. Ancak; sektörü ne kadar sevsem de dünyayı harap eden lüksüne alışamadım. Alternatifler aradım. Maddenin değerine değil, tasarımın değerine odaklandım, her bir takının arkasındaki hikayeler ilgimi çekti. Şanslıydım ki; sektörün büyüklerinden bir markada (Atasay'da) çalıştım ve orası ikinci okulum oldu, dünyayı gördüm. Uluslararası takı fuarlarına gittiğimde başkalarında yer alan takıya sahip olma duygusuyla ilgilenmedim hiç; ben güzel olan takıları izlemek için vitrine yapışanlardan oldum.
Sonra kendi yolculuğuma başlamak istedim, işten ayrıldım. Yolum Girişim Savaşçısı'yla kesişti. Benim sosyal odaklı bakış açımla örtüşüyordu, akıl açan bu eğitime hayran oldum ve eğitim aldıktan sonra organizasyonun içinde kaldım, eğitim koçu oldum. Bir dönem tasarımdan uzak kaldım ama sonra mutsuzluğum itici güç oldu ve tekrar tasarım ihtiyacımı gidermeye döndüm. Tam pandemi öncesi hayatımı, bakış açımı bütünen değiştiren, farklı bir duyarlılığın kapısını
aralayan bir şey oldu. Kızım Badem'i, sahiplendim. Bir başka canın yaşamını, bilincini, sevgisini, duyarlılığını öğrendim. Sonra sokaktaki bütün kediler kızım gibi, çocuklarım gibi oldu. Bu kedi aşkı sevgili arkadaşım Yasemin'le yollarımızı kesiştirdi ve onunla bu canlara nasıl faydalı olabileceğimi daha da çok öğrendim. Şimdi her gün en az 2 saatimiz sokak canları için çalışmakla geçiyor. Yettiği kadar kaynağımı ayırıyorum; ama tabii yetmiyor, ve zamanımı severek veriyorum. Derken dayanamadım ve sokağımızın güzel annesinden ikinci kızım Eva'yı ve daha sonra yine sokakta kalmış bir yavru olan üçüncü kızım Mina'yı sahiplendim. Kıymetlilerim benim ailem oldu.
Ben İzmir'de büyüdüm. Amazon kadınlarının kurduğu, kadınların şehrinde. Şanslıydım, özgürdüm. Anaerkil bir düzendi büyüdüğüm. Sonra okudukça, insanlarla tanıştıkça, zaman içinde farklı kadın hikayelerini görür oldum hayat içinde. Yanlıştı. Ataerkil düzen kadınlardan korkmuş ve bastırmıştı ve bunlar çok eski zamanlara dek uzanıyordu. Tabii kapital düzen de etnik kökenleri ve doğa anayı yok ettiği gibi kadınları da yok etti. Ortaçağ cadı diyerek kadınları yaktı. Kısacası ataerkil düzenin, dinlerin, kapitalizmin kadınlarla ve doğa ana ile hep derdi oldu.
İşte bu marka benim yaşam hikayemdir, duyarlılıklarım, mutluluklarım, hüznüm, özgürlüğüm ve coşkum var içinde. Güzel şeyler üretme tutkum, derdimi hikayelerle ve takılarla anlatma var. Başarılı olması, kadınların ve kedilerin hayatını olumlu bir şekilde değiştirmesi ise en büyük arzumdur.
Sevgiyle kalın.


